Eksiksiz yerleşmeyen ve gerçek destek olmayan sütyenler, soluk alıp vermeyi kısıtlaması, sırt ağrısı, kas hastalıkları ve sindirim hastalıkları gibi pek büyük sağlık hastalığı olanak açabilir. Hatta farklı yöntemler meme kanserine yol olabileceğini bile öne sürmekte.
Dört sene önce ABD’de Sidney Ross Singer ve Soma Grismaijer adlı bilim insanları 4700 hanımın var olduğu inceleme sonucunda , göğüs kanseri oranının sütyen kullanımı süresi ile doğru orantılı olduğunu ortaya koydu. Çalışmalar göğüs kanseri olan hanımların aynı zamanda günde 12 saatten daha çok sütyen kullanan kadınlar olduğunu gösterdi. İnceleme sonucunda, sütyenlerin gösterdiği bastırma etkisi, koltuk altlarındaki lenf yöntemini baskılayarak, bedendeki toksik atıkları ileten damar modelini engellediği ortaya çıkmıştır.
Haftalar geçtikçe göğüs dokularında biriken bu toksik birikintiler, hücrelerin kanserojen oluşturması için uygun mekan yapmaya elverişli oluşturmasını sağlamaktadır.
Zira, bir den fazla göğüs profesörü ve meme kanseri üstüne inşa edilen sivil topluluklar bu araştırma üzerine anlatmalara devam etmektelerdir.
İki sene önce Japon çalışmacılar tarafından yürütülen bir çalışmaya göre, aşırı sıkı sütyen askılarının vücuda sıkma yaptığı, bu sıkmanın da melatonin hormonunun üretimini yok ettiğini göstermiştir, hatta bazı incelemeciler meme kanseri olasılığını de çoğaltığını dile getirmektedirler.
Lakin sütyenlerin değişik sağlık sorunlarına neden olduğuna dair argümanlar vardır. Wales Üniversitesi Hastanesi türünden yapılan bir araştırmaya göre, menopoz öncesi 100 bayan üç ay döneminde sütyensiz, sonra üç ay boyunca da sütyenli vakit geçirmişlerdir. Üretilen bu inceleme, sütyen giyme ile birlikte çoğalan meme sorunu üstüne yoğunlaşmaktadır. Sütyen takmayı bırakan bayanlarda % 7 oranında göğüste acı hissi tükenmiştir. Zira, bu araştırma hanımlarda meme kanseri ve sütyen kullanımı arasında herhangi bir ilişkiyi göstermemektedir.
Sağlığınız İçin Doğru Sütyen Seçin
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder